Sendikalar, işçi ve memur çalışanlarının haklarını korumak ve geliştirmek için örgütlenen en önemli yapılardan biridir. Emekçilerin toplu şekilde hareket etmesi, bireysel çabalarla elde edilemeyecek hakların kazanılmasını sağlar. Sendikal mücadele sadece ücret artışı veya çalışma koşullarının iyileştirilmesiyle sınırlı değildir; sosyal haklar, iş güvencesi, adil çalışma saatleri ve demokratik haklar için de kritik bir rol oynar.
Özellikle eğitim ve kamu çalışanları açısından sendikal mücadele, yalnızca öğretmenlerin, akademisyenlerin, sağlık emekçilerinin veya diğer memurların haklarını değil, aynı zamanda kamu hizmetlerinin kalitesini de doğrudan etkiler. Nitelikli ve eşit eğitim, sağlıklı çalışma koşullarına sahip öğretmenler ve akademisyenlerle mümkündür. Aynı şekilde, sağlık çalışanlarının, belediye emekçilerinin ve diğer kamu görevlilerinin hakları korunmadan, toplumun temel hizmetlere erişimi güvence altına alınamaz. Kamusal hizmetlerin piyasalaştırılmasına karşı durmak ve toplumun ortak çıkarlarını savunmak da sendikaların temel görevleri arasındadır.
Günümüzde sendikal mücadele, yalnızca ulusal değil, küresel ölçekte de büyük bir öneme sahiptir. İşçi, memur ve tüm emekçilerin haklarının gasp edilmesine karşı dayanışma içinde olmak, daha adil bir dünya için zorunluluktur. Bu nedenle sendikal örgütlenme, geçmişte olduğu gibi bugün de toplumsal adaletin ve demokrasi mücadelesinin en güçlü araçlarından biri olmaya devam etmektedir.
Bütün dünya çalışanları birleşiniz!